Radyocular İsyanda

Radyocular İsyanda

Radyo dünyasının büyük bütçelerle ayakta duran iki Türkçe servisi kısa süre önce kapandı. Önce 72 yıldır sesini hiç kısmayan BBC Türkçe radyo yayın hayatına veda etti, ardından Amerika’nın Sesi VOA’nın Türkçe yayın veren servisi 69 yıllık potunu kapattı.

Peki ama Türkiye’de durum nasıl? Onlar, Türkiye'de farklı formatlarda yayın yapsalar da dertleri ortak... Radyocular işlerine saygı gösterilmemesinden, ücretlerinin azlığından, ticari kaygılar yüzünden giderek kötüleşen yayıncılık anlayışından şikayetçiler. Türkiye'nin ulusal ve bölgesel radyolarında çalışan programcılara bağlandık, dertlerine ortak olduk.

Onur Kaymak- Power Türk 'Yapılan iş meslek olarak görülmüyor'Ne yazık ki radyoculuk tam olarak meslek statüsünde görülmüyor. Bence bu, genel toplum yapısından kaynaklanıyor. Ailelerin kafasındaki memur zihniyetini atması için sanırım birkaç kuşak daha eskitmemiz gerekecek. Ek iş diye nitelendirmeden radyoyla ilişkili dj lik ve seslendirme tarzı işlerle uğraşıyorum. Ama hep o örneklerini duyduğumuz yurtdışındaki radyocularla kıyasladığımızda ‘maddi olarak tatmin etmiyor’ diyebilirim.

Esin Görür- Pal Media

Kadın radyocular dışarıda bırakılıyor’  Kadın sesinin insanı yorduğuna kendilerini ikna eden medya patronları, kadın radyo programcılarına bünyelerinde yer vermiyor ve diğer medya kuruluşları da bu kararı taklit ederek kadınlara karşı ayrımcılık yapmış oluyorlar. Kadın radyo programcıların çalışma alanları kısıtlanıyor. Ya seslendirme yapmak üzere ajansların kapılarını çalıyorlar, ya da -ekran yüzü olanlar- televizyon projelerini yapımcılara ulaştırmaya çalışıyorlar. Bu sektörde kadın olmak çok zor.

B.K- Ulusal bir radyoda çalışıyor 'Programların kalitesi düştü 'Radyo popülaritesinin kesinlikle kaybolduğunu ve radyoculuğun kalitesinin düştüğünü düşünüyorum. Bence popüler kültür içerisinde geleneksel yapısını korumaya çalışan kurumlar yok olmaya mecbur. Radyoların yeniye yönelmemesi, geleneksel yapılarını da sürdürmesi onları bir yerde öldürüyor.

İki yolunuz var; ya popüler kültürün parçası olacaksınız ya da sunumlarınızla, düşünmeye zorlayıcı kompleks yapıda program yapacaksınız. Ancak burada maalesef dinleyici popüler olana tek kullanımlık hap bilgilere yöneliyor. Bu yüzden radyoculuk hala popüler olsa da kalitesi düşüyor. Dinleyici de bu tür programcıya alışıyor ve kaliteli düşünmeye zorlayan programlardan uzaklaşıyor.

E.A Bölgesel bir radyoda çalışıyor 'Radyoculuğu ‘zamanın ruhuna’ uydurmak gerek'  Radyoculuğun son 10 yıldaki azalan imajını şu sıralar geri kazanmaya başladığını düşünüyorum Bence radyoların sadece yenilenmeyle ilgili sorunları var. Örneğin internete göre düzenlenilerek zamanın ruhuna ayak uydurulması gerektiğini düşünüyorum. Türkiye’de radyo dinleniyor ama meslek olarak kabul edilebilir mi? diye soracak olursak, -devlet radyolarını dışarıda tutarsak- 20 yıllık bir özel radyo geçmişi olan bir bu işten emekli olan yok henüz.

Yorumlar

Yorum Yaz


Yeni Kod Oluştur